Skip to main content

Koranavirüs salgınıyla geçen bir senede, alınan önlemlerden biri de evden çalışma sistemine geçiş oldu. Şimdilerde, şirketlerin bir kısmı ofislere geri dönüş yapsa da azımsanamayacak bir kısmı da evden çalışma sistemini sürekli hale getiriyor. Kademeli bir şekilde alıştığımız bu yeni düzen, her gün trafikte geçen saatlerden yakınan, hafta içi evlerinde kahvaltı yapmaya özlem duyan çalışanlar için eski bir hayalse de süreç sancısız geçmiyor. Öyle ki çoğumuz sosyalleşme, hareket etme, yeme içme alışkanlıklarımızın geldiği noktadan hoşnut değiliz. 

Hijyen, maske, mesafe üçgeniyle salgının etkilerinden kaçarken evde geçen çalışma yaşamına dengeli bir şekilde adapte olmak da beden ve zihin sağlığımız açısından oldukça önemli. Biz de bu yüzden, ofislere dönüşen evlerimizde sağlıklı çalışma ortamı yaratmak için dikkate almanı istediğimiz önerilerimizi senin için derledik.

Güne Başlarken Neler Yapmalısın?

Uyanma saatin mesai başlangıç saatinle aynı olmasın. Böylelikle ofise ulaşmak için geçireceğin zamanı egzersiz, yoga ya da meditasyon yaparak değerlendirebilir; güne enerjik ve odaklanma sorunu yaşamadan başlarsın. Egzersiz yapmak bağışıklık sistemini güçlendirir ayrıca erken kalkmanın fiziksel ve ruhsal etkilerinden de faydalanmış olursun.

Omurga Sağlığını İhmal Etme

Ofis koşullarına benzer bir ortam yaratmak, zihnini çalışma koşullarına kolaylıkla adapte ederken, masa ve sandalyede ergonomik tercihler omurga sağlığını korumana da yardımcı olur. Bunun için bacaklarının girebileceği yükseklikte masalar, sırt destekli ve ayarlanabilir sandalyeler seçmelisin. Otururken ayak tabanların yere tam basmalı. Bu oturma biçiminde, dizinde ve bacaklarında gerilim hissediyorsan bir “ayak desteği/rampası” edinerek kendin için doğru açıyı yakalayabilirsin. 5-10 dakikalık molalar vererek kaslarını esnetmeyi ve hareket etmeyi de ihmal etmemelisin.

Gözlerini Mutlaka Dinlendir

Gün içinde bilgisayar, telefon ve televizyon ekranlarının yaydığı “mavi ışık dalgaları” kısa fakat güçlü olmaları sebebiyle görme bozuklukları başta olmak üzere, göz yorgunluğu, göz kuruluğu, uyku düzeninde bozukluklar ve odaklanma problemlerine yol açar. Uzun süre ekran ışığına maruz kalan gözlerini dinlendirmek için her yarım saatte bir, 20 saniye süreyle uzaktaki bir noktaya odaklanarak bakmalısın. Göz kuruluğunu engellemek için doktor tavsiyesiyle kullanacağın suni gözyaşı damlaları ve mola verdiğinde gözlerini bir süre sık sık kırpman da faydalı olacaktır.

Bunların yanı sıra, çalışma ortamındaki doğru aydınlatma koşulları da oldukça önemli. Tercih edeceğin ışığın çok parlak ya da yetersiz olmamasına, titreşim yaratmamasına ve ekranına yansımamasına özen göstermelisin. Ayrıca bilgisayarının tam karşında, 40-60 cm mesafede ve ekran üst çizgisinin ise göz hizanda olmasına önem vermelisin.

Dengeli ve Düzenli Beslen

Evde zaman geçirirken eli sık sık buzdolabı kapağına ya da abur cubur çekmecesine gidenlerden biriysen salgın sürecinin yarattığı belirsizlik duygusuyla kendini daha çok yeme içmeye vermen mümkün. Bunun için sabah kahvaltılarını ve eskiden olduğu gibi ofis rutinindeki öğle yemeği saatlerini aksatmamalısın. Kendine sağlıklı, hafif atıştırmalıklar hazırlayarak günü keyifli ve enerjik bir şekilde sürdürebilirsin.

Molaları Güzel Değerlendir

Özellikle plaza çalışanları için kısa molalarda temiz hava almak ve odalarını havalandırmak bir hayalken evden çalışanlar bu fırsatı güzel değerlendirmeli diye düşünüyoruz. Havalandırılmayan ortamda; virüs, bakteri ve alerjik hastalıkların artış gösterdiği bilinmekle birlikte yorgunluk ve baş ağrısı da görülür. Bu sebeple odanı sık sık havalandırmalısın. Güneşli havalarda ise 15-20 dakikalık molalarını balkonda ya da evin güneş alan kısımlarında değerlendirerek kalp, beyin, kemik ve diş sağlığından şeker ve tansiyon hastalıklarına kadar etkisi görülen D vitamininden faydalanmalısın.

İş Arkadaşlarınla Sosyalleş

Çalışma arkadaşlarınla iş toplantıları dışında görüntülü sohbetler ve aktiviteler yaparak duygusal ihtiyaçlarına katkı sağlayabilir, işbirliğine duyduğun inancı güçlendirebilirsin. Sosyalleşmenin psikolojik yeterliliğimize büyük oranda etkisi olduğunu ve yataklarımızdan çıkarak yeni güne başlamamızı sağlayan etkenlerin başında da ruh sağlığımızın geldiğini hep hatırlamalısın.

Sağlıklı yaşamın sırrı, sağlıklı ruh ve beden dengesini kurmaktan geçiyor. Bedenine ve ruh sağlığına dikkat etmezsen dışarıdan gelecek tüm tehditlere açık hale gelirsin. Virüsler, bakteriler ve stres faktörleri seni zayıf düşürmeden önce basit ve zevkli adımlarla önlemlerini alarak üretken ve mutlu insanlardan olabileceğini unutma!